Salı, Nisan 10, 2007

evet, ikinci kere ofiste ağladım, beni ağlattılar, tuvalette gitmeme, kapıyı arkamdan kapıyıp klozete sinme hareketi ile hıçkırıklara boğulmama sebep oldular... seninle paylaşamayacağım şey yok okuyucu, bunu yaptırdılar bana...
bazen diyorumki, sen kim myst iş hayatı kim, bu telaş bu stres bu yalan dünya seni yiyor bitiriyor... ben yalan söyliyemedikçe benden daha çok yalan söylememi, ben kıvaramadıkça daha çok kıvırmamı beklenirken ben daha dürüst oluyor, direkt evet-hayır moduna geçiyorum... mühendis oldukki cevaplar 1-0 bazında olsun, kesin olsun, gözle görülür olsun, kanıtlanablir olsun, ben de fazla yorulmak zorunda kalmıyım. ama gene de döndük dolaştık insanlara laf anlatmaya geldik, lafları çevirmeye çalıştık ve yorulduk... insnalar yoruyor adamı...
üstüne üstlük yeni işimde daha çok insanla iletişim kurucam, daha çok bu tür durumlarla karşılaşıcam, daha çok yalan söylicem...
kara kara düşünmüyor değilim bazen...

2 yorum:

sezgihan dedi ki...

alışırsın.üzülme fazla.anladığım kadarıyla hayatın bazı yüzlerini yeni yeni görmeye başlıyorsun.bunu hiç kimeseya anlatma bence kimse anlamaz anlamak istemez çoğu zamanda duymaz...

myst dedi ki...

alışırım umarım, ama anlatmaktan vazgeçmicem, anlatmadan duramıcam, eminim bi yerde aynı şeyleri yaşayanlar vardır, onları bulup ormana yeni bi hayat kurmaya kaçıcam :)