Salı, Şubat 06, 2007

it's a mad world

işyeri yeteri kadar iç karartıcı değilmiş gibi bilgisayarımda kurulu olan "hürriyet" arada sağ alt köşeden gün içersinde gelişen olayları canlı bir şekilde bana haber veriyor. bi iki başlığı paylaşmak isterim:

"baltayla annesini doğradı"
"akıl hastalarında kalp krizi oranı daha yüksek"
"barda iki kişinini üstünde el bombası"
"çin'in temiz enerjiye geçecek parası yok"

başlık olarak yeteri kadar açıklayıcılar, bir de girip okumama gerek kalmıyor. zaten okusam kaç yazar, adam gibi bi haber yok, olanlarda ya mide bulandırıcı, insanlıktan tiksindiren şekilde ya da benle hiç ilgisi yok... akıl hastası değilim, çin'de değilim ve barda değilim... ha ama ne bi dahaki sefere bara giderken korkucam, "ya birinin üzerinde el bombası varsa" diyicem, iice paranoyaklaşıcam ve hayattan zevk alamaz hale gelicem. zaten sokakta yürüken her an biri saldıracak diye tedirginim, zaten taksiye binerken beni kaçıracak diye korkuyorum, bi de şimdi eğlenmeye giderken küçük parçalara ayrılıcam diye tırsıcam...

kendi korkularımız yetmezmiş gibi başkalarının korkularının da sırtlanmak zorunda bırakılıyoruz, hayat yeteri kadar engelli bir koşu gibi değilmiş gibi engeller arası hendek kazıyorlar... sorun engeller değil, sorun bu hendeklerin içindeki düşmemek için çabaladıkça üzerinde daha çok düşündüğümüz paranoyalar...

Hiç yorum yok: